Tüm7 sonuç gösteriliyor

  • Mahrem Günlükler: “Bizler Dünyadan Püsküren Alevleriz” – Edvard Munch

    Çığlık adlı tablosuyla küresel bir kültür ikonuna dönüşen Norveçli ressam Edvard Munch (1863-1944) eserlerinde melankoli, endişe, bunalım, korku ve iç sıkıntısı temalarını ustalıkla işlemiştir. İlk çizimlerinden itibaren benzersiz bir üslup geliştiren Munch, insan ruhunun derinliklerine nüfuz eden bakışı ve dışavurumcu tarzıyla âdeta huzursuzluğun resmini yapmayı başarmıştır.

    Munch ressam olduğu kadar yazar olarak da yeteneklerini ortaya koymuştur. Nitekim gençliğinden itibaren anı, kurgu, portre yazıları, şiir ve felsefi deneme tarzında metinler kaleme almıştır. İnsanlık durumunun hem coşkusunu hem de karanlık dehlizlerini şiirsel bir dille günlüklerine yansıtan Munch, yazılarında resimlerini bütünlüyor gibidir.

    Munch günlüklerinde sadece sanat anlayışını ya da eserlerini var eden unsurları değil, kişiliğinin gizli yanlarını da bazen ironik, komik, sevecen, bazen gotik, romantik sözlerle ve hikâyelerle ortaya koymaktadır. Yer yer Nietzsche’nin üslubuna yaklaşan, kimi zaman ise kendi uçurumundan kaçmaya çalışan Munch’un günlüklerini okuyanlar, ressamın yaşam öyküsünü takip ederek dostluk, aile ve aşk hakkındaki düşüncelerini öğreneceği gibi, onun kronik depresyonunu ve içindeki Çığlık’ı da hissedecektir…

    “Benim gözümde hayat bir hücrenin penceresinden dışarıya bakmak gibidir. Vaat edilmiş topraklara asla ulaşamayacağım”

    — Edvard Munch

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    100.00140.00
  • Burada ve Şimdi: ‘Hap Bilgiler’ Çağı Üzerine Düşünceler – Y. Alp Kozanoğlu & Ömer Çeşit

    İçinde bulunduğumuz çağ, dünya tarihinin gelişim ve değişim seyrine bakıldığında, hız bakımından açık ara en tempolu, en telaşlı olanı.

    Bu baş döndürücü hız ve her şeye yetişme beklentisinin yarattığı yorgunluk dolayısıyla, olayları kavrama ve anlamlandırma becerimizin çağın telaş ve temposuyla aynı derecede arttığını söyleyemiyoruz.

    Sürekli, yeni, doğruluğu muğlak bir bilgi bombardımanına yetişmek mümkün olmadığı gibi, her şeye yetişememenin getirdiği “güncel olamama” kaygısı, sosyal ilişkilerden insanın kendisiyle kurduğu ilişkiye kadar hemen hemen her alana yansımakta…

    Böylesi bir dönemde Y. Alp Kozanoğlu ve Ömer Çeşit, yıllara yayılan bir birlikte okuma ve düşünme deneyiminin ürünü olan bu kitapta klasikle moderni, kalıcıyla günceli, estetikle politiği bir araya getirerek polifonik bir tartışma yürütüyor.

    Burada ve Şimdi, Tolstoy, Wilde, Twain, Andriç, Bernhard gibi farklı zamanların, farklı toplumların edebiyatçılarından Eagleton, Shayegan, Bauman ve Chul Han gibi dünyaya farklı açılardan bakan modernite eleştirmenlerine dek birçok saygın isimle zihin açıcı diyaloglara giriyor.

    Burada ve Şimdi, hap bilgiler çağında kolayca kapsülleştirilemeyecek konulara, kavramlara, fikirlere ilgi duyan herkesin dikkatle okuyacağı, dinamik bir eser…

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    140.00200.00
  • Huzursuz Modernite: Avrupa Entelektüel Tarihi Üzerine Makaleler – Hasan Aksakal

    Hasan Aksakal bu kitapta, Avrupa modernitesinin huzursuzluk, karamsarlık, anksiyete, yabancılaşma, yozlaşma, décadence ve çöküş söylemleri eşliğinde on dokuzuncu ve yirminci yüzyılın entelektüel, kültürel ve toplumsal tarihini inceliyor.

    Sanayi Devrimi dönemindeki “moderniteden kaçış” arayışlarından II. Dünya Savaşı sırasında “modernitenin yıkılışı” söylemine dek Trans-Atlantik Avrupa’nın edebiyat, felsefe ve sanat Panthéon’unda gezinen Aksakal, romantizm, modernizm ve postmodernizmin muazzam birikimini değerlendiriyor.

    Huzursuz Modernite, Lord Byron, Heine, Dickens, Marx, Baudelaire, Schopenhauer, Nietzsche, Tönnies, Simmel, T. S. Eliot, Heidegger gibi isimlerle beraber oryantalizmden emperyalizme, Büyük Savaştan Büyük Depresyona, Nazizmden Soğuk Savaşa dek modernitenin huzursuzluğunu takip etmek isteyenler için karşı-modernite, karşı-estetik, karşı-kültür gibi kavramlardan yararlanan, zengin bir entelektüel ve kültürel tarih çalışması…

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    130.00180.00
  • EK Almanak – Kolektif

    Türkiye’nin son yıllardaki kültürel çölleşmesi karşısında bir inadın ifadesi olan Eleştirel Kültür —daha bilindik ismiyle EK Dergi— beş yıllık online birikimin ardından EK Almanak adıyla kâğıda dönüyor ve “Eleştiri, tam da şimdi!” diyerek yola çıkıyor.

    Hasan Aksakal’ın editörlüğünde, türler-ötesi bir kültür-sanat seçkisi sunan EK Almanak,  klasik ve çağdaş resimden Amerikan ve Avrupa sinemasına, karikatürden modernizmin estetiğine, Nazilerin sanat politikalarından Soğuk Savaş dönemi Fransız entelektüel dünyasına, kapitalizmin ve sosyalizmin işlediği suçlardan Yuna tragedyalarına, dünya klasiklerinden Türk edebiyatına uzanan, altısı çeviri, on biri telif olmak üzere, toplam on yedi yazı ve iki söyleşiyi bir araya getiriyor.

    Bir diğer ifadeyle, EK Almanak’ın bu ilk cildi, Abrecht Dürer’den Theodore Gericault’ya, Gustave Dore’den Michel Foucault ve postmodernizmdeki komünizm karşıtlığına, Victoria dönemi emperyalizminin acımasızlıklarından modernist edebiyat ve estetiğinin tarihine, Tristan Tzara ve Andre Breton’dan Herman Melville’in Moby Dick’ine, Hollywood tarihinden Arrabal Jodorowsky ve Luis Bunuel sinemasına, Orhan Veli’nin poetikasından Umut Sarıkaya’nın karikatürist olarak portresine dek pek çok konuyu kapsamlı bir biçimde ele alıyor.

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    135.00200.00
  • Shakespeare Üzerine – Johann Gottfried Herder

    Johann Gottfried Herder (1744-1803) Aydınlanma Çağının en önemli filozoflarından biridir. Eserleriyle Aydınlanma felsefesine, Alman İdealizmine, Sturm und Drang hareketine, Weimar Klasisizmine ve Alman Romantizmine büyük katkılar sunmuş; başta Goethe gelmek üzere, birçok düşünür ve sanatçıyı derinden etkilemiştir.

    Herder tarih felsefesi, hermenötik, antropoloji, dilbilim, entografya, halkbilim, Kitab-ı Mukaddes incelemeleri ve karşılaştırmalı edebiyat teorisi gibi farklı bilimsel disiplinlerin gelişimine yol açan başlıca isimlerden biri olmasına rağmen, dilimize 250 yıldır çevrilmemiştir.

    Herder’in Shakespeare ve tragedyaları üzerine odaklanan 1773 tarihli bu incelemesi, edebiyat eleştirisi tarihinin en özgün örneklerinden biri ve Shakespeare Çalışmaları alt-disiplininin kurucu metni kabul edilmektedir.

    Antik Yunan ve Elizabeth Çağı tragedyalarını on sekizinci yüzyılın birikimiyle değerlendiren Shakespeare Üzerine, tiyatroyla ilgilenen herkese farklı bir Shakespeare yorumu sunuyor.

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    85.00125.00
  • Fatih ve Bellini – Nusret Polat

    Nusret Polat’ın bu kitabı, Fatih Sultan Mehmed ve Venedikli ressam Gentile Bellini’nin 1479’daki buluşmasını geniş bir kültürel karşılaşmalar alanı içinde ele alıyor.

    Arka plana Bizans-Osmanlı kültürel alış-verişini yerleştiren yazar, Antik Yunan mirasına ilgisi ve kütüphanesindeki Batılı kitaplar üzerinden Fatih’in entelektüel dünyasının haritasını çıkarıyor. Doğu ve Batı kültürünü kucaklayan bir sanat hamisi olarak Fatih’in, Avrupalı (ve Müslüman) sanatçılar tarafından yapılan portrelerinin analiz edilip yorumlandığı kitapta, Bellini’nin sanatının genel hatları ve İstanbul’da yaptıkları ise daha geniş bir çerçevede değerlendiriliyor.

    Bellini’nin geldiği İstanbul’un bir ‘İslam Şehri’ olup olmadığı şeklindeki önemli bir tartışmayı da içeren kitap, “Fatih devrinin sahip olduğu kültürel heterojenliğe ve kozmopolit yapıya işaret etmek suretiyle, bugünün Türkiye’sindeki Osmanlı kültürü tartışmalarına katkıda bulunmayı hedefliyor.”

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    130.00180.00
  • Dünyayı Yeniden Büyülemek: Avrupa Romantizminden Portreler – Hasan Aksakal

    Hasan Aksakal birçok ilginç ayrıntıyla süslediği bu kitapta Aydınlanma Çağının, bilimsel keşiflerin ve Sanayi Devriminin etkisiyle büyüsü bozulan bir dünyayı yeniden büyülemeye çalışan Romantikleri ve Batı bilincindeki en büyük dönüşüm olan Romantik Devrimi inceliyor.

    Kitap Novalis, Friedrich Schlegel, Caspar David Friedrich, Friedrich Hölderlin gibi Alman Romantizminin temsilcileriyle William Blake, William Wordsworth, Samuel Taylor Coleridge, Lord Byron, Percy Shelley gibi İngiliz; Chateaubriand, Eugéne Delacroix, Victor Hugo ve Gérard de Nerval gibi Fransız Romantikleri bir araya getiriyor.

    Bir yandan da Walter Scott üzerinden İskoç Romantizmine, Ugo Foscolo aracılığıyla İtalyan Romantizmine, Adam Mickiewicz etrafında Polonya Romantizmine ve Aleksandr Puşkin’in şekillendirdiği Rus Romantizmine yeni kapılar aralıyor.

    Dünyayı Yeniden Büyülemek: Avrupa Romantizminden Portreler, 1789-1848 arası Avrupa entelektüel tarihine dair hem kültürlerarası, hem disiplinlerarası yeni yaklaşımlar sunan, renkli ve bilgi dolu bir çalışma.

    Kitaptan bir bölüm okumak için tıklayınız.

    110.00160.00